Yaratıcı Çocuklar Derneğinin Doğan Egmont işbirliği ile gerçekleştirdiği "Geleceğin Yazarları" Öykü
Yarışmasında her yıl büyük başarılara imza atan arkadaşlarımız bu yıl da
yarışmadan ödülsüz dönmedi.
Bu yıl 8. kez
düzenlenen yarışmanın konusu “Hayvan Hikayeleri” idi.
Yarışmada, Türk Dili ve
Edebiyatı Birimi ÖYG programına devam eden arkadaşlarımız
Dicle
Ece BULUT “Marjinal Bir Kedi” adlı öyküsü ile ikincilik,
Cemre ÇETİNKAYA “Doğanın Kanunu Dediğiniz
Şey Bu mudur?” adlı öyküsü ile mansiyon ödülüne layık görüldü. Arkadaşlarımızı ve danışman öğretmenimiz Sibel SELÇUK’u tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.
Dereceye giren arkadaşlarımızın öyküleri basılacağı için şimdilik burada paylaşamıyoruz, ama bu güzel öykülerden tadımlık birer alıntıyı sizlere sunuyoruz.
İlk alıntı, mansiyon kazanan arkadaşımız Cemre Çetinkaya'nın öyküsünden:
DOĞANIN KANUNU DEDİĞİMİZ ŞEY BU MUDUR?
Öğretmen benim okumamı rica
edermişçesine baktı bana. Bekletmeden hemen
okumaya başladım:
“Normal bir kabanın bundan farkı
ne?” diye sordu adam. Kadın yutkundu sadece, diyecek bir şeyi olmadığından… İnsanlar vahşi, insanlar cani, insanlar bencil. İnsanlar sadece kendilerini düşünürler. Pardon, yanlış
oldu!... Hemen düzeltiyorum, insanlar sadece yılan
derisinden bir
çantanın kıyafetlerinde ne kadar güzel duracağını
düşünürler veya hayvan postundan yapılan ceketle ne kadar çalımlı
duracaklarını...
*****
İkincilik kazanan arkadaşımız Dicle Ece Bulut'un öyküsünden bir alıntı da aşağıda:
MARJİNAL BİR KEDİ
“İnsanları neden mi
sevmiyorum? Onlara olan kinim sanırım bizi yargılarken kullandıkları çifte
standarttan kaynaklanıyor. Kedilere “nankör” diyorlar kendi riyakârlıklarını
sorgulamaya ihtiyaç duymadan. Bizi sevmiyorlar çünkü onurlarını kaybetmiş
insanlardan daha onurlu davranıyoruz. Köpekler gibi bizi tekmeleyene
dönmüyoruz. Balıklar gibi birkaç parmak su ve sınırlı yemle yetinmiyoruz.
Kuşlar gibi minnacık kafeslerde yaşamayı kabul etmiyoruz. İnsanlar gibi yaşamak
istiyoruz ve onların asla sahip olamayacağı bir özgürlüğe sahibiz. Galiba biraz
da imreniyorlar bize. Hiçbirinin kendini sokakların zalim düzenine atacak
cesareti yok. Sokağa düşenleri de bizim gibi başları dik yaşayamıyorlar. Varsa
yoksa başını eğip dilenmek.”
Çöp konteynerinin
yanında verdiğim vaazı miskinlikle dinleyen son iki sokak kedisi de bu noktadan
sonra illallah etti ve ana yola yönelmek suretiyle oradan hafif adımlarla
ayrıldı.
Arkalarından öfkeyle tısladım. Var olabilmek, düşünebilmek için
hiçbirine ihtiyacım yoktu...
*****
Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da, öykü yarışmasında ödül ve mansiyon alan yarışmacıların öyküleri kitaplaştırılacaktır. Ödül töreni, 07.06.2016 tarihinde 11:00 – 13:00 saatleri arasında, Kozzy Alışveriş ve Kültür Merkezi, Gönül Ülkü Gazanfer Özcan Sahnesi'nde yapılacaktır.
Ayrıntılı bilgi için: http://www.yaraticicocuklardernegi.org/Yarisma_kategori_gor.asp?ID=4